BASİAD Balıkesir’in Menfaatleri İçin Çalışan Bir Ortak Fayda Kuruluşudur.
|
|||||||||||||
|
|||||||||||||
Tüzük
Basiad Tarihçe
Etik
Basiad Vizyonu
Yönetim Kurulu
Başkanın Mesajı
Komisyonlar
Üyeler
Onursal Üyeler
Yüksek İstişare Konseyi
Sütunlu Konak
Basiad Blog
Etkinlikler
Raporlar
Basın Bültenleri
Kurumsal Kimlik
Logo
Basiad Evrensel Görüş Algısı
Balıkesir Fotoğrafları
BASIAD Balıkesir Bankacılık 2012 Sektör Raporu
|
Vergi Suçlarında Çifte Ceza Yasağı Bilindiği gibi, vergide 213 sayılı VUK md. 359 ve 340 maddelerinin değişikliği hususu artık tartışılır hale gelmiştir. Türkiye’nin İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinin 7. Ek protokolünün imzalanması sonucunda 01.08.2016 tarihinde Türkiye açısından bağlayıcılığı gündeme gelmiştir. Böylece 213 sayılı VUK 359, 367 ve 340. Maddelerinin ortaya koyduğu çelişkiler yeniden tartışılır bir hal Vergi Suçlarında Çifte Ceza Yasağı Pazartesi, 07 Ağustos 2017 Bilindiği gibi, vergide 213 sayılı VUK md. 359 ve 340 maddelerinin değişikliği hususu artık tartışılır hale gelmiştir. Türkiye’nin İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinin 7. Ek protokolünün imzalanması sonucunda 01.08.2016 tarihinde Türkiye açısından bağlayıcılığı gündeme gelmiştir. Böylece 213 sayılı VUK 359, 367 ve 340. Maddelerinin ortaya koyduğu çelişkiler yeniden tartışılır bir hal almıştır. Örneğin, sahte fatura kullanımı nedeniyle veya defter ve belgeleri ibraz etmeme nedeniyle birçok vergi mükellefi Asliye Ceza Mahkemelerinde duruma göre 21 yıla varan hürriyeti bağlayıcı hapis cezaları ile cezalandırılmaktadır. “1. Hiç kimse; bir devletin ceza yargılaması usulüne ve yasaya uygun olarak kesin bir hükümle mahkum edildiği ya da beraat ettiği bir suçtan dolayı aynı devletin yargısal yetkisi altındaki yargılama usulleri çerçevesinde yeniden yargılanamaz veya mahkum edilemez.
Görüleceği üzere, Türk Hukuku için bağlayıcı olan 7. Ek Protokolün 4. maddesi “ne bis in idem” açısından net bir güvenceye yer vermiş ve hatta olağanüstü hallerde bile bu güvenceye aykırı hiçbir tedbir ve kısıtlamaya gidilemeyeceğini de ortaya koymuştur. Bir başka ifadeyle, üye devletlerin usule uygun şekilde ilan edecekleri olağanüstü hal dönemlerinde çıkarılacak düzenlemelerle “ne bis in idem” prensibinin ihlal edilmesi, yani bir kişinin aynı suçtan iki kez yargılanmasının ve cezalandırılmasının yolu açılamaz. Çünkü Sözleşme, istisnasız bir şekilde aynı suçtan iki kez yargılanmama ve cezalandırılmamayı insan hakkı kabul etmiştir. “Milletlerarası andlaşmaları uygun bulma” başlıklı Anayasa m.90/5’e göre; “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır”. Anayasanın bu hükmüne göre, İHAS Ek 7. Protokolün 4. maddesi iç hukukta yürürlüğe girmiş Anayasa hükmü niteliğindedir. Dolayısıyla; kanunlardan farklı olarak bu Protokol hükmüne aykırı kanun hükmü koyulması, bu şekilde Protokolün özel kanun hükmü ile bertaraf edilmesinin veya etkisiz hale getirilmesinin yolu da kapatılmıştır. Bununla birlikte; bazı ceza normları vardır ki, bu normlarda yer alan düzenlemeler konu bakımından birbirine benzeseler de, yürürlüğe koyulma amaçları ve unsurları farklı olduğundan, “ne bis in idem” prensibine aykırılık taşımazlar. Olayın vergi hukuku açısında değerlendirilmesi yapıldığında,
“Bu kanunda yazılı vergi ziyaı cezası ve usulsüzlük cezaları ile 359. maddede ve diğer kanunlarda yazılı cezalar; içtima ve tekerrür hükümleri bakımından birleştirilemez. Bu Kanunla vergi cezasıyla cezalandırılan fiiller, aynı zamanda 359. maddeye göre suç teşkil ettiği takdirde vergi cezası kesilmesi söz konusu madde hükmüne göre takibat yapılmasına engel olmaz”. Vergi kaçakçılığı suçunu işleyenler; VUK m.359’a göre hapis cezası ile cezalandırılırken, diğer taraftan da vergi ziyaı ve usulsüzlük cezaları ile de cezalandırılmaktadırlar. Bu durumda ortaya; vergi aslının ve faizinin mükellefçe ödenmesi yükümlülüğünün dışında, işlenen kaçakçılık suçuna karşı failin hapis cezası ile cezalandırılması, buna ek olarak aynı eylemden dolayı da vergi ziyaı ve usulsüzlük cezaları ile parasal olarak cezalandırılması sonucu çıkmaktadır. Her ne kadar VUK m.359 adli ve diğeri idari cezalardan ibaret olsa da, neticede kişi aynı hukuka aykırı eyleminden, aynı amaç, unsur ve hukuki yararlardan dolayı iki defa cezalandırılmaktadır. Bu halde, birisinin diğerine tercih edilmesi gerekir. Aksi halde, “ne bis in idem” prensibinin ihlali gündeme gelecektir. (Bkz. Şen Ersan, Ne Bıs In Idem, 17.03.2017, Haber7.com)
|
||||||||||||